Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramankazan’daki BMC Ankara Tank ve Yeni Nesil Zırhlı Araçlar Üretim Tesisi Açılışı ile ilk Altay tanklarının Silahlı Kuvvetlere teslim töreninde konuştu. Erdoğan, konuşmasına Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde dün gece meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremle ilgili geçmiş olsun dileklerini ileterek başladı. Cumhurbaşkanı, "Allah’a şükür can kaybı yaşanmadı, yaralanan 26 vatandaşımız tedavilerinin ardından taburcu edildi" ifadelerini kullandı.
Türk Savunma Sanayisinde Gurur ve Heyecan
Erdoğan, Türk savunma sanayisindeki gelişmeleri büyük bir heyecan ve gururla izlediklerini belirtti. “Savunma sanayimize, mühendis ve teknisyenlerimize duyduğumuz güvenin boşa olmadığını, hem bu tesis hem de teslim edilen Altay tanklarıyla bir kez daha görüyoruz” dedi. Cumhurbaşkanı, sektördeki tüm çalışanlara teşekkür ederek, geçen sene TUSAŞ tesislerine yapılan saldırıda şehit olan vatan evlatlarını da rahmetle andı.
Tam Bağımsız Türkiye Hedefinde Yeni Adımlar
Savunma Sanayii İcra Komitesi’nde alınan kararlar doğrultusunda, Türkiye’nin tam bağımsız savunma hedefinde sağlam adımlarla ilerlediğini ifade eden Erdoğan, yeni projeler ve savunma ürünlerinin geliştirilmesi ile birlikte yeni tesislerin açıldığını vurguladı. Çelik Kubbe sisteminin ordunun envanterine katıldığını, ASELSAN’daki 14 üretim tesisinin açıldığını ve 1,5 milyar dolar yatırım değerine sahip Oğulbey Teknoloji Üssü’nün temellerinin atıldığını hatırlattı.
ayda 8 Altay tankı ve 10 Altuğ üretilecek
BMC Ankara tank ve yeni nesil zırhlı araçlar üretim tesisinin, 840 bin metrekarelik alanda 1500’ü aşkın nitelikli personel ile faaliyet göstereceğini belirten Erdoğan, robotik kaynak sistemlerinden ileri sensör teknolojilerine, simülasyon altyapısından veri analitiğine kadar kapsamlı bir teknoloji üssünün savunma ekosistemine entegre olacağını söyledi. Tesisteki seri üretim hattında ayda 8 Altay tankı ve 10 Altuğ üretileceğini vurguladı. Erdoğan, kritik malzemelerde dışa bağımlılığın azaltılmasının öncelikli hedef olduğunu kaydetti.
Erdoğan, küresel askeri, siyasi ve ekonomik rekabetin sürekli değiştiğine işaret ederek, jeopolitik risklerin arttığı günümüzde güçlü olmanın önemini vurguladı. "Günümüzde onurlu yaşamak istiyorsanız her alanda güçlü olmak, caydırıcı olmak mecburiyetindesiniz" dedi. 1990’lı yıllardan bugüne Bosna, Suriye ve Gazze örneklerini hatırlatan Erdoğan, uluslararası kurumların adaleti sağlayamadığını ve güçlü olmanın zorunluluğunu bir kez daha dile getirdi.
‘Türkiye Risk ve Tehditleri En Erken Fark Eden Ülkelerden Biri’
Törende konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Risk ve tehditlerin asimetrik biçimde arttığı bu dönemin farkına en erken varan ülkelerden biri Türkiye olmuştur. İlk günden itibaren değerlendirmelerimizi yaptık, tedbirlerimizi aldık, tabiri caizse dersimize çok iyi çalıştık” dedi. Erdoğan, son 23 yılda savunma sanayi, diplomasi ve güvenlik alanında atılan adımlarla Türkiye’yi göz ardı edilemez bir ülke hâline getirdiklerini vurguladı.
Cumhurbaşkanı, “Mazlumun zalime boyun eğmediği, güçlünün güçsüzü ezmediği adil bir dünya için diplomatik, askeri, siyasi, ticari ve ekonomik tüm imkanlarımızı seferber ettik. En sıkıntılı zamanlarında dostlarımızın yardımına koştuk, kardeşlerimizin yaralarını sardık. Türkiye’ye nerede ihtiyaç duyulduysa imkanlarımız ölçüsünde elimizden geleni yaptık” ifadelerini kullandı. Erdoğan, bu süreçte kendi teknolojimizi üretmenin önemine dikkat çekti ve savunma sanayisinde devlet desteği ile özel sektörün dinamizminin birleştiğini söyledi.
'takip eden değil, takip edilen bir devletiz'
Cumhurbaşkanı, Türkiye’nin savunma sanayisinde geldiği noktayı detaylandırarak şunları söyledi:
“Şöyle sizleri 20-25 yıl geriye götürmek istiyorum. Ülkemizde bir toplu iğne üretebiliyor muyduk? Hayır. Ama şimdi silahlarını üreten bir Türkiye var. Savunma sanayinde yüzde 20’yi bile üretemiyorduk ama şimdi yüzde 80’ini yakaladık. İnsansız hava araçları… Nerede? Yoktu. Ama şimdi insansız hava araçlarını, silahlı insansız hava araçlarını, Akıncı’yı üreten bir Türkiye var. Son teknolojiye sahip hava, kara ve deniz araçlarımızla destan yazmaya devam ediyoruz. Artık yalnızca takip eden değil, takip edilen bir devletiz.”
Erdoğan, sektörün 3.500’ü aşkın şirketi ve 100 bini aşkın nitelikli personel ile çalıştığını, bu ekosistemin küresel barış, huzur ve güvenliğe doğrudan katkı sağladığını belirtti. Dışa bağımlılığın %80’den %20’nin altına düştüğünü vurgulayan Cumhurbaşkanı, savunma sanayisinde 1.400’ün üzerinde proje yürütüldüğünü ve İHA ile SİHA alanında dünyanın en başarılı ilk üç ülkesi arasında olduklarını söyledi. 2024’te dünya ihracat pazarında %65 pay aldıklarını ve ürünlerini 180 ülkeye ihraç ettiklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, genç mühendisler ve ülkenin genç beyinlerine olan güveni vurgulayarak “Ana muhalefetin engelleme girişimlerine rağmen gençlerimize inandık, onlara güvendik. ‘Boynunuzdan büyük işlere kalkışmayın, başımızı belaya sokmayın’ diyenlere rağmen yaptık. Bu mücadeleyle sadece 23 yılda dünyanın gıptayla baktığı, kimilerinin sevinçle, kimilerinin endişeyle takip ettiği bir savunma ekosistemini ülkemizde inşa ettik.” dedi.
